“Tevhidi Sosyal Düşünce”

Ergenekon, Entegre Toplum Projesi ve Sermaye

Türkiye, “devlet”in otorite kurucu özelliğini kullanarak , kendi değerleri çerçevesinde bir toplum mühendisliği ile , Ergenekon denilen devletin içinde bir gizli ağın varlığı uzunca bir zamandır süre gelmiştir. Bu elit, devletin hükmedecilik kuvvetini arkasına alarak, devlet ve toplum üzerindeki hakimiyetinin kalıcılığının sağlanmaya çalışmıştır.

Türkiye, “devlet”in otorite kurucu özelliğini kullanarak , kendi değerleri çerçevesinde bir toplum mühendisliği ile , Ergenekon denilen devletin içinde bir gizli ağın varlığı uzunca bir zamandır süregelmiştir. Bu elit, devletin hükmedecilik kuvvetini arkasına alarak, devlet ve toplum üzerindeki hakimiyetinin kalıcılığının sağlanmaya çalışmıştır. Bunu da sadece atanmış bürokrasi ile gerçekleştirdiğini düşünmek saflık, hatta sosyoloji bilimi bakımında düşünüldüğünde bunun bir “cahillik” olduğu söylenebilir. O halde bu noktada bu Ergenekon yapılanmasına “entegre bir toplum projesi” bağlamında bakmak gereği bulunmaktadır.

Buraya kadar söylenenler bu konunun açığa çıkmasından buyana aşağı yukarı söylenegelmiş şeylerdir. Şimdi bu konudaki son dönemdeki gelişmeler de göz önüne alındığında, olaya bütüncül bir bakışla yaklaşıldığında, bugüne değin bu Jakoben “Ergenekon Entegre Toplum İnşa Yapılanması”nın ekonomik ve siyasi bağlantılarının da açığa çıkarılmasına sıranın geldiği görülmektedir.

“Ergenekon Entegre Toplum İnşa Yapılanması” bir Batı’cı harekettir. Türkiye’de insanların İslami inançlarına, tarih şuurundan gelen “vatan” anlayışına, geleneğinden süregelen topluma Allah Rızası için hizmet eden “vakıf” anlayışına, genç insanın milli ve manevi bütünlükçe şuura sahip olan “eğitim” anlayışa, kadınların saçlarını “ Allah’ın emri” olduğu için örtmelerine, vatanını koruyan kültürünü geliştiren ve onu dinamik tutan zihniyete sahip bir girişimci sınıfın oluşumuna tahammül edemeyen… bir kesim acaba hangi “anlamlar” dünyasından harekete etmekte ve bu anlamlarla hükmettiğinde kimlerin değerlerinin bu toplumda hakim, dominant olmasına sağlamış olmaktadır? Türk toplumu bu soruların yakıcı cevaplarını beklemektedir.

“Ergenekon Entegre Toplum İnşa Yapılanması” laikçi görünen laisizmcidir. Bukesim, laiklik meselesinden korktukları için ona bir tanım dahi getirememiştir. Yapılmış olunan sözde tanımlarda ise sadece kendi hükümranlık alanlarının kontrolünü sağlamaya yönelik “kendi çalıp kendi söyleyen” kabilinden söyledikleri bazı şeylerdir. Bu konuda da bilim adına bilim düşmanlığı içine girmişlerdir. Bilimi de bu anlamda tüketmişlerdir.

“Ergenekon Entegre Toplum İnşa Yapılanması” jakobendir. Bu jakobenliği iktidar seçkini bir elit kesim ve “oligarşik demokrasi” yolu ile topluma ve değerlerine karşı korku ve şiddet yoluyla tavır alışa bağlı olarak yönetmeyi gerçekleştirmiştir.

“Ergenekon Entegre Toplum İnşa Yapılanması” pozitivisttir. Aklı ilahlaştırarak, Türk toplumunun binlerce yıllık İslam vahiy kültürüne onun metafizik ruh dünyasına karşı çıkar, onunla mücadele eder. Böylece din dışılıktan hareket ederek esasında din olgusundan kaçamayarak “yeni bir akıl dinine” göre kendileri; kendi pagan müminliğini yaşarlar. Buna göre de devlete ve topluma yön vermeye yönelik eylem içine girmişlerdir.

“Ergenekon Entegre Toplum İnşa Yapılanması”işbirlikçidir. Bu kesim,Türk toplumunun milli ve manevi değerlerine karşı duygu ve tavır içinde olan unsurlarla büyük bir işbirliği içindedirler. Bundan dolayı Türkiye’de “ kaos politikası” bu kesimin varlığın devamını sağlayan bir sermayedir. Bu yüzden bu işbirliklerinden sadece biris olan Ergenekon-Pkk işbirliği açığa çıktıktan sonra, bu mesele daha derinlikli bir anlayışı beraberinde getirmiştir. Pkk, kürt halkının sözcülüğü adına müslüma Kürt vatandaşlarını öldürerek, bir yandan suni etnik meselenin, öbür yandan devlet içindeki bu jakoben kesimlerin güçlenmesine diğer yandan da ülke gelirinin, ülkenin büyümesi engel olacak şekilde harcanmasına yol açacak kadar çok boyutlu bir operasyonel örgüt olmasının var olma şartları, bu “işbirlikçi” zihniyetin icazetine bağlı olarak gelişmiş olduğu ortaya çıkmıştır.

“Ergenekon Entegre Toplum İnşa Yapılanması” liberal-kapitalisttir. Liberal-kapitalizm, materyalist bir zihniyete sahip, dünyevileşmeci, pragmatis, paganist bir içeriğe sahiptir. Bu ekonomik ve buna bağlı liberal siyasal model köken itibariyle materyalist olduğundan sözde Türk toplumunda dini değerleri serbest bırakıyormuş gibi gözükmektedir. Oysa materyalist değerlerden dine ve milliyetçiliğe ve maneviyata yaklaşıldığında onları topyekün maddecileştirerek, aslından, esasından uzaklaştıran bir yapının hakim olmasını sağlamıştır.

İşte bu yapı;
- üniversitenin bu çağdaş bilim adına bu yönde dayatmacı bilgi üretmesiyle,
- değer merkezli aydını dünyevi gailelerle pozitivistleştiren bir muhafazakarlık içine çekilmesiyle, --
- eğitim de egoist ve akılcı insan inşasına yönelinmesiyle , toplumun batıcılaşmasına yol açan uygulamaları geliştirerek, milli manevi merkezli kesimin özgün reflekslerini yok edilmesi sağlanmaya çalışılmıştır.

Bu konuda en önemli olan unsurlar ise sermaye ve siyaset kesiminin iktidar seçkinleri olarak bu entegre yapıdaki inşa edici rollerinin de açığa çıkarılması, Ergenekonsuz Yeni Türkiye’nin oluşumu için gerekmektedir.

Liberal-Kapitalist yapının iktidar seçkinleri olarak;
sermaye(işadamları),
bürokrasi(asker) ve,
siyaset adamları
olduğunu söyleyen W.Mills, Batı’lı liberal-kapitalist yapının devlet içinde etkin ya da onunla etkileşim içinde olan kurumsal unsurlarını ortaya koymuştur. Türkiye’de devlet bu Batı paradigmasının ürettiği yapıya göre kurgulandığından, Ergenekon’un entegre toplum inşasının sermaye ve siyaset ayağının üzerinde durulmasının gereği bulunmaktadır. Çünkü liberal-kapitalist sistemin kilit aktörünün yani bu sistemin devam etme gücüne sağlayan para/sermaye unsurunun göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Bunun ortaya çıkmasıyla Ergenekon yapısının esaslı darbe yiyebileceği ancak o zaman daha net görülebilinir. Bu iktidar seçkinleri modeli içinde diğer unsurlar, kendi zihniyet yapılarını taşıyan sermayeye bağlı hareket ediyor olabilme potansiyelini, liberal- kapitalist sistemin doğasından yada özündeki tanımdan hareketle anlamak mümkündür.

ankarameydani.com 07.01.2012 Cumartesi - 16:28