Türk Girişimcilik Ruhu Ve Anadolu Sermaye ve Siyasetinin Ontolojisi
Anadolu, Türk girişimcilik ruhunun tasavvuf, ahilik, İslam ahlakı ile sanayi üretiminin iç içeliğini saran sarmalayan ona dinamik bir hüviyet veren sosyo-politik, sosyo-ekonomik, sosyo-kültürel mekanın adıdır.
Anadolu, “Anatolia” kelimesinden gelmektedir.Yunan’lıların bu topraklar için “ Güneşin dogduğu yer” anlamında kullandığı bir kelimedir. Bu tabiri Biz Türkler, günümüzde İslamlaştırarak ve Türk’leştirerek “İstanbul hariç”i kültürü ifade eder anlamda kullanmaktayız.
Anadolu, Türk girişimcilik ruhunun tasavvuf, ahilik, İslam ahlakı ile sanayi ürertimini iç içeliğini saran sarmalayan ona dinamik bir hüviyet veren sosyo-politik, sosyo-ekonomik, sosyo-kültürel mekanın adıdır.
Anadolu’ya bu noktadan bakıldığında Türk-İslam medeniyetinin;
- Sanayi zihniyetini,
- Adalet merkezli siyaset- sanayi –girişimcilik ilişkisini,
- Asla burjuvazi olarak ifade edilemeyen özgün şehir kültürünü,
- İki günü birbirine eşit olmayan, dinamik girişimcilik ruhuna yönelik kültürünü,
- Dünyada dengeci sermaye anlayışı isteği, adaletçi düzeni sağlayan siyaset anlayışı, israfdan uzak duran bir tüketim kavrayışı ile verilen bütün nimetleri insanlığın lehine kullanabilmek için özgünlükten bakan yeni sentezlere ulaşmayı hedefleyen bir sanayi felsefe zihniyetini,
- Böylece dünyada başarılı olmayı hedefleyen bir çizgi ile öte dünyada “kulluk” sorgusundan yüz akı ile çıkmayı amaçlayan “iki dünyacı” bir sermaye- siyaset hayatını amaçlayan,
- Verilen bütün nimetleri insanlığın lehine, medeniyetinin önderliğine kullanma sorumluluğunun bilincini taşıyan,
- Anti- tekelci olan,
- Protestanlığın sermaye birikimi ilkeleri üzerinden Türk-İslam medeniyetinin sermaye –siyaset- dünya anlayışına bakmayan,
- Hz.Peygamber(SAV) Efendimizin kurmuş olduğu medeniyetinin ilk girişimcisi ve devlet başkanı olduğunu görmezden gelmeyen,
- Medine milli pazarının oluşturulmasını, devlet kurmanın ilk dört şartından birisi olduğunu ihmal etmeyen,
- İslamın’da insan dan protestan kapitalizminde ise bireyden hareket eden, iki insanı bir tutan sosyal bilim cehaletinden uzak durabilen,
- İslam insanın paylaşan, dengeyi bozmayan, diğergam insan inşasına karşın, Protestan kapitalizminin, tekelci, sömüren, güçe tapınmayı amaç edinen, korkutan bireyi inşa ederek, her iki insan tipolojisini asla bir olmadığının idrak edebilen, kendi “insan” tipini görmezden gelmeyen, bir anlayışla girişimcilik ruhunun yeniden harekete geçirilmesi ile Anadolu Türk girişimcilik Ruhu yeni iklimlere, özgün yeni sentezlerle açılması ve böylece Yeni Türkiye’nin yükselen siyasetini anlamlandırarak onu cihan ölçeğinde yönetmesi münkün görülebilinir.
ankarameydani.com 26.03.2012 Pazartesi